16 Aralık 2010 Perşembe

Cesur ol önce.
Seni istiyorum de vazgeçmediğinde.
İstemiyorum git diyebil bittiğinde.
Sevgili ol.
Erkek ol.
Cesur ol önce,cesaretli ol!

15 Aralık 2010 Çarşamba

Evet ben çok sevmişte olabilirm.
Çok taviz vermişte olabilirim hatta herşeyimi koparıp vermişte olabilirm.
Ama yok bu saatten sonra sana ''yağmurlu havada su yok''


Bilmem hatırlar mısın?..

19 Kasım 2010 Cuma

farkındayım uzun zamandır yazmıyorum,evet.

İçeride uyuyorsun ya simdi sen.
Hiçbişeyden habersiz,bilmeğimi sandığın şeyleri iliklerimde hissettiğimden habersiz..
Kalp atışlarım kontrol ediyor düşüncelerimi.Mantığımı susturup , düşünmeden hareket etmeye çalışıyorum sadece.Sen bilmiyorsun içimde parçalanan organlarımı,ben biliyorum.Büyük bir boşlukla uyuyorsun orda , bende sadece içimdekileri koparıp atmak istiyorum.Gelip söyleyebilirim sana yeter,bunu bana yapamazsın diye.Ama öyle bir anda söyliyeceğim ki,öyle bir şekilde vurucağım ki yüzüne gerçekleri sonunda büyük bir ''açlık'' yaşayacaksın.Varlığımla yetinmediğin şeyleri yok olduğumda anlayacaksın belkide.Senden gitmek istemiyorum şuan,ama salağı oynamakta istemiyorum daha fazla.Gelip yanına kıvrılmak istiyorum ama onu bile yapamam şuan.
O zaman bile sakin olabileceğime inanmıyorum.Kıvrılıyorum koltukta,küçücük oluyorum belki olayları daha da büyük görememek için.Alt üstüm suanda beni suçlu olarak görmene inanamıyorum.Beyninin içinde bana bunları yaptıgını bilen düşüncelerin yanında benim yaptıgım en küçük seyden bu kadar kızdıgına inanamıyorum.Ağzından çıkan her kötü sözü ağzına çarparak geri sokmak istiyorum.Gerçekleri suratına çarpıp siktir olup gitmek istiyorum.
Ama en büyük gerçeği mi istiyorsun?
YAPAMIYORUM.


Sorunda bu..

4 Ekim 2010 Pazartesi

Duyuyor musun çatındaki sesleri? yağmur değil o, benim..
Kovmadın belki ama, içeri girmekten hala korkan, ama hala kapına gelmiş olan benim.
"Kaç yağmurdan, içeri gel" diyorsun ama bilmiyorsun ki sevgilim, aramızda bir uzaklık var.
Bütün o güzel şarkıların bahsettiği uzaklık değil belki ama; dip dibe olsak bile kalacak o uzaklık..
Sıcak olan herşeyi alıp götüren, bir şekilde yalıtan uzaklık.
Öyle ki, yumruklaya yumruklaya kapını çalsam bile yağmur pıtırtısı kadar uzak gelecek..
Biliyorum ki ne gözyaşları döküldü, dondu buz oldu sonra tekrar kırıldı.
Ama artık sonunda üzüleceğimiz tek bir kelime çıkmayacak ağzımdan.
Şarabından içmeyeceğim. Sen beni susuz bırakıyorsun, ölüme terk ediyorsun..
Kalbim ne kadar kırılgan, tenim ise ne kadar renkli..
Güzel zamanlardan kalan bütün o renkler tenimde şimdi, ama içimde sadece karanlık var,
ve Yağmurun çiselemesi gibi soğuk..
Ama sen, gizlice gözyaşı döktüğünde, "geri gel!" dediğinde, nasıl da koşar gelirim hemen yanına.
Ama nasıl koşabilirim sen benim kalbimi alıp; kemiklerimi aciz bıraktığında?.
.Ama "yetiş" diyorsun ve ben yine de koşuyorum.. koşuyorum ve koşuyorum.
Koşuyorum ve bir an da olsa yanındayım, ama biliyorum; öyle bir zaman gelecek ki ben yine ölmüş olacağım.
bana gitmemi söylüyorsun..
Elimde gözyaşlarım, ayrılıyorum; gölgeler ve gökyüzü üstüme kapanıyor adeta.
Son bir adım daha atıp alacakaranlıkla eriyorum.
Bütün olanlar var aklımda, ama hiçbir şey de değişmeyecek sanki.. belki de değişmemeli..
Bunca yıldan sonra beni kendi duygularımın derinliğinde bıraktın.
Gölgelerle sırılsıklam olmuş kadife bir örtü üzerimde örtülü.
Bütün hislerimi bu umursamaz dünyadan çevirdim.
Bütün o güzel anlar, özellikle bir kenarda bekliyor.
Öyle uzağız ki..

8 Ağustos 2010 Pazar

Seninki bir nehre ''sen artık burada akma'' deme küstahlığı..

6 Ağustos 2010 Cuma

love all,trust none

Yaşanan çoğu şeyi affedebilirim ama affettiğim hiçbişeyi unutmam.Affetmem birşeyi silip attıgım anlamına gelmiyor.Sadece zamanı gelinceye kadar üstünü kapatıyorum..

4 Ağustos 2010 Çarşamba

*

Mutluyum.
Ama bir o kadar da huzursuz.
Sadece ikisini bir arada yaşamak istiyorum o kadar.